Navagio

Efes Antik Kenti - 27,6 km

Yuhanna İncili'nin Yazıldığı Şehir: EFES

2015 yılında Unesco Dünya Mirasına eklenen Efes Antik Kenti sizi Yunan Karanlık Çağı ile Geç Orta Çağ arasında tarihi bir yolculuğa çıkaracak.

Şehrin kuruluşu Cilalı Taş Devrine kadar uzanır. M.Ö 10. yüzyılda Dor istilasından kaçan Attik ve İyonyalı kolonistler tarafından inşa edilen şehir, Klasik Yunan döneminde İyonya’nın 12 şehrinden biriydi. Bir liman kenti olan Efes, ticaret merkezi olması nedeni ile Panionia birliğinin en güçlü şehri olmuştur. Antik bir Luvi şehri olan kent gerçek gelişimini M.Ö 129 yılında Roma Cumhuriyeti’nin kontrolüne geçtikten sonra gerçekleştirmiştir.

Şehirde birçok dünya harikası sayılabilecek sanat eseri olsa da esas ününe antik dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı ile kavuşmuştur. Tapınağın tamamlanması yaklaşık olarak M.Ö 550 yılına rastlamaktadır. Tamamı mermerden inşa edilen tapınaktan günümüze birkaç mermer parçası kalmış ve tamamen yıkılmıştır. Efesli Artemis adına yapılan bu tapınağın heybetini ve güzelliğini İskenderiyeli filozof Philon’un yazdıklarından anlayabiliriz.

“Antik Babil'in duvarlarını ve asma bahçelerini, Olimpiyalı Zeus'un heykelini, Rodos Heykeli'ni, piramitlerin görkemli eserini ve Mausolus'un mezarını gördüm. Ama Efes'teki tapınağın bulutlara kadar yükseldiğini gördüğümde, diğer tüm harikalar gölgede kaldı.”

Şehir 5. yüzyılda birinci efes konsiline ev sahipliği yapıyordu. Birinci efes konsili 431 yılında Efes Meryem Ana Kilisesinde toplanmış, İstanbul Patriği Nestorius'un tartışmalı öğretilerini sapkınlıkla suçlamış ve Papa I. Celestine'e başvurmuştur. Aynı görüşte olan papa, Cyril'e Nestorius'un fikrini değiştirmesi için onu ikna etmesini aksi takdirde aforoz edileceğini bildirmesi için yetkilendirmiştir. Nestorius’un öne sürdüğü fikir kısaca şöyledir; İsa’ya 30 yaşında kelamın bahşedildiğini, bu zamandan sonra insan ve tanrı karakterlerini taşıdığını dolayısı ile Meryem’in tanrı olan İsa’nın değil insan olan İsa’nın annesi olduğudur. Bu durumda Meryem’e tanrının annesi (Theotokos) denilemeyeceğini, tanrının doğurulamayacağını ve doğmadığını savunmuştur. Yaklaşık 250 piskoposun bulunduğu konsil karşılıklı meydan okuma ve birbirlerini suçlama ile geçmiştir.

Şehir 263 yılında Gotlar tarafından yıkılır ve yeniden inşa edilmesine karşılık liman Küçük Menderes nehri tarafından yavaş yavaş silinmiş böylelikle şehrin ticari merkez olarak önemi gittikçe azalmıştır.

Efes, Vahiy Kitabı’nda adı geçen Asya’nın yedi kilisesinden biriydi. Yuhanna İncili’nin burada yazıldığı kabul edilmektedir. Yuhanna adında bir kişinin yazdığı kabul edilen İncil dört kanonik incilden sonuncusudur. Bu nedenle günümüze kadar uzanan Hac görevi için Efes’e gelen ziyaretçiler bulunmaktadır.

Neolitik, Helenistik ve Roma dönemlerini yaşayan şehir birçok yangın, deprem ve yıkıma rağmen onlarca tarihi sanat eserine ev sahipliği yapmaya devam etmektedir.


Efes’e Gittiğinizde Görmeniz Gerekenler

• Celsus Kütüphanesi Mezar anıtı ve kütüphane olan Celsus Kütüphanesi Roma döneminin en güzel yapısıdır. 106 yılında dönemin Efes valisi Celsius öldükten sonra oğlu kütüphaneyi babasının mezar anıtı olarak yaptırmıştır. Lahit kütüphanenin batı duvarı altında yer alır. 14.000’nin üzerinde el yazması kitaba ev sahipliği yaptığı tahmin edilen kütüphane 2 katlı olarak bilinmekteydi. Sonrasında yapılan kazılarda cephelerin ortaya çıkması ile aslında kütüphanenin 3 katlı olduğu düşünülmeye başlanmıştır. Kitap ruloları duvarlardaki nişlerde saklanıyordu. 3. yüzyılda bölgede yaşanan depremlerde okuma salonu yıkılmış ve sonrasında tamir edilmiştir. Orta Çağ’da yaşanan deprem sonrasında ön cephesi dışında her yeri yıkılan kütüphane çok sonra yapılan bir çeşmenin fantastik arka duvarı olarak kullanılmıştır.

• Artemis Tapınağı Dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı, tamamı mermerden inşa edilmiş ilk tapınaktır. Temelleri M.Ö 7. yüzyıla kadar giden tapınak Lidya kralı Croesus tarafından tanrıça Artemis’e adanmıştır. 130 metreye 68 metre olan tapınağın, kapısı diğer Artemis tapınaklarında olduğu gibi batıya dönüktür. Efesliler tapınağı hem pazar yeri hem de dini amaç ile kullanıyorlardı. Ta ki adını tarihe geçirmek isteyen yunanlı vandal bir genç olan Herostratus tarafından M.Ö 21 Temmuz 356 yılında yakılana kadar. Aynı gece Büyük İskender dünyaya gelmiştir. Büyük İskender Anadolu’yu fethettiğinde Artemis Tapınağının yeniden yapılması için yardım teklif etmiş fakat reddedilmiştir. Günümüze sadece birkaç mermer blok gelebilmiştir.

• Meryem Ana Evi Bülbüldağı’nda bulunan bu ev aynı zamanda Meryem Ana Kilisesi olarak da bilinir. Meryem’in son yıllarını Yuhanna ile beraber burada geçirdiğine inanılır. Efes’in hristiyanlar için Hac yeri olmasının en büyük nedenidir. Katolik rahibesi olan Anne Catherine Emmerich’in 19. yüzyılda gördüğü rüyaların rapor edilmesinin ardından keşfedilmiştir. Katolik Kilise evin gerçekten Meryem Ana’nın evi olup olmadığı konusunda bir yorumda bulunmamıştır. Fakat bu kutsal mekan çeşitli papaların ziyaretine ve patriklik kutsamasına layık görülmüştür. Ev keşfedildiğinden günümüze kadar Katolik hacılar tarafından ziyaret edilmektedir.

• Yedi Uyurlar (Ashab-ı Kehf) Geç Roma imparatorluğu zamanında putperestlerden kaçan 7 hristiyan gencin Panayır Dağı eteklerinde sığındıkları düşünülen mağaradır. Bizans döneminde bu mağara üzerine yapılan yapı ile mezar kilisesi haline getirilmiştir. Dünyada mağaranın kendi sınırlarında olduğunu öne süren 33 şehir bulunmaktadır. Oldukça tartışmalı olan mağara için Hristiyan kaynakları Efes’te bulunan yeri kutsal görmektedir. Efes’te bulunan mağaranın üzerindeki kilise 1927 yıllarında yapılan kazı ile ortaya çıkmış, 5. ve 6. yüzyıla ait mezarlar bulunmuştur. Yedi uyurlara ithafen yazılmış yazılarda ortaya çıkmıştır.

• Hadrian Tapınağı Korinth düzende ve frizlerinde Efes’in kuruluş destanı olan anıt tapınak İmparator Hadrianus adına inşa edilmiştir. 2000’li yıllarda 20 milyon türk lirası banknotlarda celsus kütüphanesi ile beraber kullanılmıştır.

• Meryem Kilisesi Hristiyanlıkta ki ilk yedi kiliseden biri olan Meryem Kilisesi(Konsül Kilisesi), Liman Hamamı’nın kuzeyinde yer alır. Efes’te 431 konsül toplantıları ilk defa Meryem adına inşa edilen bu kilisede yapılmıştır.

• Serapis Tapınağı Mısırlıların yaptığı düşünülen Serapis tapınağı Efes’in en ilginç yapılarından biridir. Celsus kütüphanesinin hemen arkasında olan bu tapınak, hristiyanlık döneminde kiliseye dönüştürülmüştür. Bergama’da bulunan Serapis Tapınağı ilk yedi kiliseden biri olduğu için Türkiye’de daha çok tanınmaktadır.

• Domitian Tapınağı Pollio Çeşmesi’nin sol çaprazında Memmius Anıtı’nın karşısında, İmparator Domitianus adına yapılmış Domitian Tapınağı şehirdeki en büyük yapılardan biridir. Günümüze sadece temelleri ulaşan tapınağın yanlarında sütunlar olduğu keşfedilmiştir. Domitianus heykelinden geriye baş ve kol kısımları kalmıştır.


Daha fazla zaman ayırmak isteyenler için görülecek yerler St. Jean Bazilikası, Yukarı Agora ve Bazilika, Oktagon, Odeon, Prytaneion (Belediye Sarayı), Mermer Cadde, Domitianus Meydanı, Magnesia Kapısı (Üst Kapı) ve Doğu Gymnasiumu, Herakles Kapısı, Mazeus Mitridatis (Agora Güney) Kapısı, Anıtsal Çeşme, Traianus Çeşmesi, Heroon, Yamaç Evler, Büyük Tiyatro, Saray Yapısı, Stadyum Caddesi, Stadyum ve Gymnasium, Tiyatro Gymnasiumu, Hamam ve Umumi Tuvalet, Liman Caddesi, Liman Gymnasiumu ve Liman Hamamı, Yuhanna Kalesi

 

Karya Family Resort’e sadece 27 km uzaklıktaki bu eşsiz antik kenti birkaç saatinizi ayırarak keşfedebilirsiniz. Türkiye'nin en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olan Efes mutlaka görülmesi gereken bir destinasyondur. Otelimizin yakınındaki Efes Antik Kenti'ni ziyaret etme şansını kaçırmayın!